Ankara Arabulucu Avukatı

Toplumsal yaşamı oluşturan kişiler arasında geçmişten beri uyuşmazlıkların yaşanması her zaman söz konusu olmuştur. Bugün bilebildiğimiz bütün ülkelerde, adaletin geç tecelli etmesinden yakınılmakta ve bu soruna bir çözüm getirilmeye çalışılmaktadır. Çünkü mahkemelerin önündeki dava dosyaları çok fazla olup uyuşmazlık çözümü ile görevlendirilen hâkimlerin sayısı yeterli değildir.

Bu nedenle bireyler arası uyuşmazlıkların daha hızlı, dostane yöntemlerle, daha tatminkâr sonuçlar elde edilmesini sağlamak ve en önemlisi bireylerin adalete erişimini artırarak inancını geri getirmek amacıyla alternatif uyuşmazlık çözümleri üretilmeye başlanmıştır.

Arabuluculuk Ne Anlama Gelir?

Arabuluculuk müessesesi, tarafların herhangi bir uyuşmazlık ile karşı karşıya kalmaları hainde olayın yargı mercilerine intikal etmeden, bu alanda uzman ve tarafsız hukukçuların nezaretinde çözümlenebilmesidir. Arabulucular, taraflar arasındaki bilgi paylaşımını kolaylaştırmayı, yaratıcı ve dostane çözümlerle anlaşma ortamı yaratmayı amaçlamaktadırlar.

Arabuluculuğun Avantajları Nelerdir?

Arabuluculuk, geleneksel uyuşmazlık çözüm yöntemlerinde bulunmayan bir dizi potansiyel yarar sunmaktadır.

  1. Zamandan Tasarruf: Arabuluculuk ile mahkeme nezdinde gerçekleşen yargılamalardan daha hızlı çözüme kavuşulmasını sağlamaktadır. Günümüzde yargılamalar çok uzun yıllar sürmekte, bu durum bireylerin adalete olan inancını zedelemektedir. Ancak arabuluculuk ile günler ya da haftalar içerisinde sonuç alınmaktadır.
  2. Masraftan Tasarruf: Davalarda yargılama giderleri, harçlar, vekâlet ücretleri insanların adalet arayışında en büyük engellerden biridir. Bireyler, uzun süren yargılamalar ve gün geçtikçe artan yargılama giderleri nedeniyle hak arayışlarından vazgeçmektedir. Arabuluculuk giderleri ise arabuluculuk ücreti ve idari giderlerden oluşmakta olup yargılama giderlerine göre oldukça düşüktür.
  3. Anlaşma yapılamaması halinde doğacak sonuçlar: Arabuluculuğa başvuran tarafların hakları arabuluculukta zarar görmez. Arabuluculuk anlaşmaya dayalı bir çözüm üretmekte başarısız olursa, taraflar dava sürecini başlatabilirler.
  4. Gizlilik İhtiyacı: Arabuluculuk görüşmelerinde taraflar arasında gerçekleşen görüşmeler gizlidir. Bu görüşmelerden elde edilen bilgi ve belgeler taraflarca aksi kararlaştırılmadığı sürece gizli tutulmaktadır. Burada sunulan belgeler daha sonra mahkeme huzurunda delil olarak kullanılamayacaktır.

Görüldüğü üzere arabuluculuk yoluna gidilmesinin her iki taraf açısından da önemli avantajları vardır. Arabuluculukta kazanan tek bir taraf olmayacaktır. Bizler de arabulucu avukat olarak tercih edilmemiz durumunda her iki tarafın da bu süreçten karlı çıkabilmesi adına ne gerekiyorsa yapıyoruz.

arabulucu

Zira bizler, hukukun yıkıcı değil yapıcı olduğunu kanıtlamaya çalışarak bu müessese ile tarafların zarar görmesini önlemeye çalışıyoruz.

Arabulucunun görevleri nelerdir?

Arabulucu, seçildikten sonra en kısa sürede taraflar ile iletişime geçerek uyuşmazlık konusunda detaylıca bilgi edinir ve tarafları ilk toplantıya çağırır. Uyuşmazlığın niteliğini, tarafların isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usul ve esasları göz önüne alarak arabuluculuk faaliyetini yürütür.

Arabulucunun görevi ve çalışma prensibi hâkim ve hakemlerden son derece farklıdır. Arabulucu, taraflar ile ayrı ayrı veya birlikte görüşmeler sağlayarak öncelikli olarak uzlaşmacı bir görüşme ortamı sağlamaya çalışmaktadır. Toplantılara başkanlık ederek gerilimi dağıtır ve tarafların duygu düşüncelerini açıklamasında aracılık yapar. Bununla birlikte arabulucu, toplantı konusu uyuşmazlıkta uzman olması nedeniyle, tarafların durumlarını da göz önünde bulundurarak uyuşmazlık konusuna ek olarak ekonomik, mali ve vergi yönleriyle de taraflara danışmanlık yapabilir.

Hangi Tür Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Müessesesinden İstifade Edilemez?

Arabuluculuk, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na göre, yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanır.

Arabuluculuk müessesesinden yararlanmanın mümkün olamayacağı bazı alanlar vardır ki bunların başında ceza davaları ve idare hukuku gelir. Ceza davalarında yalnızca uzlaşma müessesesi söz konusu olabilir ki uzlaştırma yolu ile arabuluculuğun mahiyetleri tamamen farklıdır. Kaldı ki uzlaşma yolu da yalnızca bazı suçlarda söz konusu olabilir. Örnek olarak adam yaralama ya da devlete karşı suçlarda uzlaşmadan bahsedilemez.

Aynı zamanda idare hukukunda da arabuluculuk müessesesi söz konusu olmayacaktır. Ancak bir başka alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olan Kamu Denetçiliği (Ombudsmanlık) çözüm yolu idari yargıda mevcuttur. Arabuluculuk ile karıştırılmaması ise son derece önemlidir.

Bununla birlikte aile hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli olmasına rağmen aile içi şiddet iddiası içeren uyuşmazlıklarda arabuluculuğa gidilemez.

Dava Şartı Olarak Arabuluculuk

6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu, bir takım uyuşmazlıklarda hemen dava açılması yerine öncelikli olarak tarafların arabulucuya başvurmasını ve sürecin tamamlamasını dava şartı olarak belirlemiştir. Bu nedenle dava şartı olarak arabuluculuk, zorunlu arabuluculuk olarak da adlandırılmaktadır. Taraflar arabuluculuk toplantısı sonunda anlaşma sağlayamazlarsa ancak o zaman dava yoluna başvurabileceklerdir.

Kanun hükmüne göre taraflar bu zorunluluğu sağlamazlarsa, mahkemece davacıya, arabuluculuk görüşmelerinin “anlaşamama” ile sonuçlandığına dair son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.

Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.

Arabuluculuğa Başvurulması Zorunlu Uyuşmazlıklar Nelerdir?

  1. Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılacak davalar, (ücret alacağı, fazla mesai, hafta tatili alacağı, yıllık izin alacağı vb.)
  2. Tüketici mahkemelerinde görülmesi gereken uyuşmazlıklar, (Tüketici hakem heyetinin görevi kapsamında olan uyuşmazlıklar, Tüketici hakem heyeti kararlarına yapılan itirazlar, Kanunun 73 üncü maddesinin altıncı fıkrasında belirtilen davalar, 74 üncü maddede belirtilen davalar, Tüketici işlemi mahiyetinde olan ve taşınmazın aynından doğan uyuşmazlıklar hariç)
  3. Ticaret mahkemelerinde görülecek davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.

Arabuluculuk başvurusu nereye yapılır?

Taraflar, uyuşmazlığın konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yer arabuluculuk bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne başvuru yapabilirler.

Tarafların başvurusu üzerine Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından belirlenen listeden bir arabulucu sistem tarafından uyuşmazlığı çözmek üzerine görevlendirilir. Ancak tarafların listede buluna her hangi bir arabulucuda anlaşarak kendi belirledikleri arabulucu ile süreci tamamlamaları da mümkündür.

Arabuluculuk Süreci Sonucunda Ne olur?

Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı bir tutanak ile belgelendirilir. Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu tarafından düzenlenecek bu belge, arabulucu, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır.

Arabuluculuk Sonucunda Yapılan Anlaşma Bağlayıcı Mıdır?

Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenir; anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır.

Eğer ki taraflar, arabuluculuk faaliyetini bizzat kendileri yürütmüşse, bu süreç sonucunda imzalanan anlaşma belgesinin icra edilebilmesi için şerh verilmesini arabulucunun görev yaptığı yer Sulh Hukuk Mahkemesinden talep edebilirler. Bu şerhi içeren anlaşmalar, artık mahkemelerce verilen ilam(karar) niteliğini taşımaktadır.

Arabuluculuk sürecini tarafların avukatı takip etmiş ve anlaşma belgesini avukatlar imzalamışsa, bu durumda icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın anlaşma belgesi ilam niteliğinde belge sayılır.

Bu durumda taraflar artık üzerinde anlaşılan uyuşmazlık konuları hakkında dava yoluna başvuramayacaktır.

Görüleceği üzere arabuluculuk faaliyetleri, yargı süreçlerinden oldukça kısa ve daha avantajlıdır. Ancak, bu sürecin sonunda bağlayıcılığının bulunması, görüşme içeriklerinin hukuki ve teknik uzmanlıklar gerektirmesi nedeniyle sürecin arabuluculuk konusunda uzman avukatlar tarafından yürütülmesi hak kaybına uğranılmaması adına oldukça önemlidir.

Yukarıda kısaca bahsetmiş olduğumuz konularla ilgili ayrıntılı bilgi almak için Kayı Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’nu ziyaret edebilir veya iletişim numaralarımızdan arayarak avukatlarımızla görüşebilirsiniz.

Bu gönderiyi paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir